Bu kökten türetilen -ki yer yer birbirine zıt- bir sürü anlamdan bazısı şunlar:
uzaklaşmak, ayrılmak, gitmek.*
esmek, kalbini canlandırmak, hayat vermek, istirahat ettirmek, dinlendirmek.*
geceleyin gitmek.*
iki şey arasında sıralı olarak değişimde bulunmak.*
kurtarmak, serbest bırakmak.*
yatıştırmak, sakinleştirmek, sevindirmek, mutlu etmek.*
serinletmek.*
rahat, memnun, muvafık olmak.*
iyilik yapmaktan hoşlanmak.*
soluk almak, koklamak.*
sakinleşmek, mola vermek.*
güvenmek, itimad etmek.*
şarap.*
rüzgar.*
yelkovan, rüzgar fırıldağı, bostan korkuluğu.*
unutulmak, eskimek.*
dağılıp, kaybolup gitmek.*
can, ruh, silah namlusu.*
ruhlar.*
canlı, ruh sahibi.*
vahiy meleği cebrail.*
cansız, sönük.*
sevimli, hoş.*
can sıkıcı.*
sabırlı.*
manevi şeyler, ruhiyat.*
alkollü içkiler.*
gece yolculuğu.*
tatil, eğlence.*
yavaşça.*
teneffüs.*
lokum.*
ana sulama kanalı.*
cömert.*fesleğen.*
kokulu bitkiler.*
ilahi, mukaddes, tinsel.*
geceleyin ziyaret edilen yer.*
yürüyüşe çıkma.*
bir aşağı bir yukarı, bir ileri bir geri gidrerk...*
parfüm, tat veren şeyler.*
* * *